Alışverişe gitmeniz, rapor hazırlamanız veya benim yaptığım gibi bir metin yazmanız sizden bekleniyor olabilir. Yapmanız gereken şey her ne olursa olsun, bu konu için kafanızda belirli planlar kurar ve uygun çevresel ortamı hazırlarsınız. Ancak olay uygulamaya geldiğinde ise işler değişir: Kendinizi ya masanızda bulunan sıralı dosyaları tekrar düzeltirken ya da geçmişteki bir anınız hakkında derin düşüncelere dalmışken bulabilirsiniz. Sonrasında gelsin "Yarın yaparım ben bunu.", "Bir kahve içip öyle başlayayım." gibi türlü bahanelerin arkasına sığınmış erteleme cümleleri…

Peki, ertelediklerimizi artık telafi etmenin zamanı gelmedi mi sizce de?

Günümüzde telefon bağımlılığı gibi herkesin kıyısından köşesinden mustarip olduğu bir alışkanlık: Ertelemek. Çocukluktan itibaren çalışmanın yorucu; eğlenmenin ise daha zevkli olduğu ailelerimiz tarafından istemeden de olsa bize öğretilmiş bir gerçek… Ne zaman bir şey yapmadan dursak, oyunlar oynatılarak vakit geçirmemiz sağlandı, canımız sıkıldığında türlü şakalarla yüzümüz güldürülmeye çalışıldı. Ancak konu, bir durum hakkında üretmeye geldiğinde ve o anda eğlenmemizi sağlayan insanlar çevremizde olmadığında bilinçaltı devreye giriyor ve hemen şöyle işliyor: Çalışmak çok sıkıcı.

Tabii, bu işlerimizi sorumluluklarımızı ertelememiz anlamına gelmiyor.

Herhangi bir konu hakkında bir başarıya sahip olan insanları, çeşitli sosyal medya kanallarından duymuşsunuzdur. Onlar, haftada belki onlarca toplantıya giriyor veya yarışmalar için yüzlerce antrenman yapıyor. En önemlisi ise hedeflerini gerçekleştirip istediği başarıyı elde ediyor. Peki, bahsettiğimiz bu olaylar, sadece onlara verilmiş bir yetenek midir? Cevabı, biraz düşünce biraz öz eleştiri ile size bırakıyorum :)

Eğer başarılı olmak istiyorsak, sorumluluklarımızı yerine getirmek ve onları vaktinde bitirmek zorundayız. Hayal etmek ve plan yapmak belirlenen bir amaç için gerekli olsa da başarı ancak işe başlayanların sahip olacağı bir ödül! Ertelemek yerine bir adım attığımızda ve mükemmeliyetçiliği bir kenara bırakıp işi tamamlamaya başladığımızda başarı doğal olarak kendiliğinden gelecektir, emin olabilirsiniz.

Erteleyerek o anlık yakaladığımız küçük rahatlama hissinin yanında zaman veya fırsat gibi kaybedeceğimiz hayatımızda çok daha öneme sahip konular var. Onları geri almanın ise hiçbir yolu yok. Çünkü, "Ertelemek hayatı kaçırmaktır."